NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
61 - (1105) وحدثنا
إسحاق بن
إبراهيم
وعثمان بن أبي
شيبة. جميعا
عن عبدة. قال
إسحاق: أخبرنا
عبدة بن سليمان
عن هشام ابن
عروة، عن
أبيه، عن
عائشة رضي الله
عنها ؛ قالت:
نهاهم النبي
صلى الله عليه
وسلم عن
الوصال رحمة
لهم. فقالوا:
إنك تواصل ! قال:
"إني
لست كهيئتكم.
إني يطعمني
ربي ويسقيني".
{61}
Bize İshâk b. İbrahim
ile Osman b. Ebî Şeybe hep birden Abde'den rivayet ettiler, İshâk (Dediki) Bize
Abdetü'bnü Süleyman, Hişam b. Urve'den, o da babasından, o da Âişe (Radiyallahu
anha)'dan naklen haber verdi. Âişe şöyle demiş:
Nebi (Sallallahu Aleyhi
ve Sellem) ümmetine acıdığı için
kendilerini visal orucundan nehiy buyurdu. Ashâb :
— «Ama sen de visal
yapıyorsun.» dediler. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
— «Ben, sizin gibi değilim. Çünkü beni Rabbim
doyurur sular.» buyurdu.
İzah
Enes hadîsini Buhâri
«Kitâbu't-Temenni» de ve biraz lafız farkıyla «Kitâbu's-Savm» da, Âişe hadîsini
«Kitâbu's-Savm» da tahrîc ettiği gibi Âişe hadîsini Nesâi dahi «Kitâbu's-savm»
da rivayet etmiştir.
İbnü'l-Arabî diyorki:
«Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in ashabına visal orucu tutmak için
müsaade buyurması, onlara bir cezadır. Ceza tarikiyle verilen müsaade ise
şeriattan değildir.»
Teammuk: Teklif
edilmeyen bir şeyi yapmağa çalışmak, bir şey'in derinliğine dalmaktır.
Bu rivayetler dahi mânâ
ve hüküm itibârı ile yukarkiler gibidir.
Enes (R.A.) hadisinde: «Resulullah
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ramazanın başında visâl orucu tuttu.» denilmiştir.
Müslim'in ekser-i
nüshalarında rivayet bu şekildedir. Kaadî İyâz dahi ekser-i nüshalardan bu
hadisi aynı şekilde nakletmiş fakat bunun râvi tarafından bir vehim olduğunu
söylemiştir.
Doğrusu Ramazan ayının
sonunda visal yapmış olmasıdır Müslim'in bâzı râvileri onu bu şekilde de
rivayet etmişlerdir. Nitekim bundan önceki rivayetlerle sair hadîslerde de hal
böyledir.
«Zaile» fiili: bir
şey'i gündüz yapmak mânâsında kullanılır. Bunun zıddı «Bate» yani «gece yaptı»
fiilidir.
Fiil bu mânâya alındığı
takdirde hadîs-i şerif: «Rabbim bana gündüzün yemiş içmiş gibi kudret ve tâkat
verir.» mânâsına te'vil olunur ki Nevevî: «Sahih olan mezheb de budur.» diyor.
Ancak bu keilmeden
«olmak» mânası da kastedilmiş olabilir. Bu takdirde mâna «Ben Rabbimin beni
doyurup suladığı halde olurum:» demektir.